28 Kasım 2016 Pazartesi

Mithat Alam'a...

MAFM
Boğaziçi Üniversitesi güney kampüsüne inmek için Hisarüstünden kendinizi aşağıya vurursanız, muhteşem boğaz manzarası ve dillere destan güney meydan arasında küçücük minicik bir binayı gözden kaçırmanız çok muhtemeldir. İşte o bina Mithat Alam Film Merkezi'dir.

Okula başladığımın ikinci senesinde bu aileye dahil olmuştum. Sinemanın fantastik dünyasına yeni adım atmış, büyük bir hızla eksiklerimi tamamlamaya çalışıyordum. Bu küçücük binada dünyam değişmişti. Bende mükemmel anıları vardır.  Blogda da zaman zaman merkeze nasıl heyecanla gittiğimi, Mithat Alam'la nasıl tanıştığımı yazmıştım.

Bu merkezi kuran, büyüten, yeşerten ve hiçbir zaman desteğini esirgemeyen Mithat Alam'ı bugün kaybetmişiz. Çok üzgünüm. Canım çok sıkkın. Merkez onsuz nasıl yürür bilmiyorum. Oraya sadece maddiyatını dökmüş bir insan değildi. Sinema hayatıydı. O kıymetli arşivini öğrencilerin hizmetine sunmuştu. Herkes benim ölü bir insan olduğumu sanır diye kendiyle dalga geçerdi. Toplantılarımıza gelir o toy düşüncelerimizi büyük bir dikkatle dinlerdi.

Huzur içinde uyusun...